59’a kadar yardımsız saydıktan sonra biraz yardımla 70’e varır;
Anne bu yetmişin içinde ne kadar çok sayı var değil mi!
ve tekrar 70’e doğru sayma merasimi başlar.
k: Anne beni rüyanda görecek misin?
a: Tabii ki.
k: Babamı görecek misin?
a: Evet.
k: Anne beni neden görmeyeceksin? Neden evet demedin?
Ve sonraki 10 dk boyunca “tabii ki” “evet”in daha fazlası, daha güzeli, hatta “iki kere evet” demek diye dil döken anne.
Örümcek adam kostümünü giymek ister, anne son bir umut yemeği araya sıkıştırır;
k: Anneee örümcek adam kostümümü giyebilir miyim?
a: Olur ama yemeğini yedin mi?
k: Bi’ kaşık yedim, iki kaşık yiyemem. İki kaşık yersem dede gibi karnım şişer, sonra zıplayamam ve de atlayamam…
k: Baba arabada telefonunda oyun oynayabilir miyim?
b: Söz vermiyorum oğlum.
k: Ben söz veriyorum, telefonunda oyun oynayacağım.
Ama baba ben “değiş-dokuz” yapmak istemiyorum…
Baba hikayede “Mustafa Splinter” da olsun.
Anneanne ve dedenin evinde, uyuma öncesinde tv seyreden dede için;
Anane televizyonun sesi çok açık. Dedem benim vücut dengemi bozuyor.
b: Karan, gel oğlum. Kumbarana para atalım.
k: Baba benim ellerim kirleniyor ya, o yüzden sen at.
k: Ben ninja kaplumbağaları çok seviyorum.
b: En çok hangisini peki?
k: Maviliyi.
b: Adı ne onun?
k: Neolardo!
Garson sohbet açmaya çalışır;
g: Fenerli misin sen bakayım?
k: Sulu kaka yaptım ben.
Futbol ile alakası olmayan yavrudan beklenen cevap.
Uzun bir aradan sonra baba saç/sakal traşı olur. Üzerine yorumlar;
a: Kafan küçüldü resmen.
k: Babaa kafan çükülmüş.